Süper Lig hız kesmeden devam ederken alt ligler bir soluklanmıştı. Devre arasında güç depolayan ve eksiklerini gidermeye gayret eden ekipler artık 2.yarıya hazır. Hatta TFF 1.Lig'de 2.devrenin perdesi açıldı. Haftanın İzmir Derbisi ise seyredenleri futbola doyurdu. 6 gollü maçta Menemenspor kalan haftalarda kolay lokma olmayacağının mesajını verdi. Bu takımın yaratıcısı teknik direktör Cenk Laleci'nin ayrıldığı, önemli 2 forveti Olatunbosun ile Camara'nın takımdan koptuğu şu ortamda "Menemen acaba düşer mi?" tedirginliği yaşatıyordu. Ancak bu maçla birlikte çok net bir mesaj verdi. Bu ligde kalıcı olacağını gösterdi. Göztepe'de kiralanan Yusuf Talum'u sağ beke çeken Ümit Karan, ligin ilk yarısında komple sağ bek oynayan Rıdvan Koçak'ı stopere devşirdi. O da Domgjoni ile inanılmaz uyumlu oynadı. Domgjoni işin oyun kurucu kısmını, Rıdvan da süpürücülük görevini harika paylaştı. Sol bekte ise Emre Adıgüzel neden İzmir kulüplerinden sadece kendisinin Ümit Milli Takımı'na çağrıldığını ispatlarcasına oynadı. Karşısındaki tecrübeli Ahmet İlhan'a boş alan bırakmadı. Altınordu'nun böylece bütün akışkanlığı durdu. Orta sahada ise Altaylı yoneticiler Alhassan'ı izleyince, "Biz bu çocuğu bedavaya neden gonderdik" diyorlardır mutlaka. Ellerindeki Thiam, Yekta, Harun ya da Scuk'un ne fazlası var acaba Nijeryalı ön liberodan. Ki Alhassan hem genetiğinin verdiği atletizmle işin savunma kısmını harika üstleniyor. Hem de attığı isabetli paslar ve şutlarıyla fark yaratıyor. Bir de daha 20 yaşında. Süper Lig'e en yakın zamanda transfer olması şaşırtıcı olmaz. Taşkın ise yine her zaman olduğu gibi takımın saha içi şefi. Organizatörü. Forvet pozisyonunda ise Akanbi ne Olatunbosun'u ne de Camara'yı arattı. Tirespor ve Foçaspor formalarıyla Amatör Lig'de geçen yıllardan sonra Akanbi, Menemen'de kaptığı formayı kolay bırakmayacak gibi. Kaleci Selmani ise her maç şapkadan tavşan çıkarıyor. Refleksleriyle kendine hayran bırakıyor. Umarım Menemen ondan iyi bir bonservis kazanıp yeni Selmaniler bulur. Daha bu takıma Annane Tidjani gelecek. İllaki transferler olacak. Menemen bu oynadığı inatçı, dikine futbol anlayışını sürdürürse ligde kalma yarışı verdiği Ankaraspor, Akhisarspor, Balıkesirspor, Adanaspor, Boluspor, Ümraniyespor grubundan rahatlıkla sıyrılıp kendini güvenli bölgeye atar. Ümit Karan ise Sergen Yalçın'ın Beşiktaş'ın başına geçtikten sonra yaşadığı "Sıkılıp bu takımı bırakır " eleştirilerini yenmeye çalışacak. İki popüler kultür yüzü benzer kader köprülerinden geçti-geçiyor. Sergen yılmadı, eleştirilere kulak aldırmadı. Rüştünü ispat etti. Ümit Karan da Menemen de o eşiği atlarsa Süper Lig takımlarına beklediğinden daha hızlı geçebilir. Altinordulu futbolcularda ise rehavet göze çarptı. Biz Menemen'i bir şekilde yeneriz diye düşündüler. Aslında ilk yarıda Menemen'in sayılmayan iki golü Altınordu için zorlu bir karşılaşma olacağının göstergesiydi. Ancak Şeytan'ın teknik heyeti, 2.yarı neşter vurmayınca Menemen hakettiği 3 puanı aldı. Sinan Osmanoğlu'nun olmaması, Ufuk'un yokluğunda takımda sol bekin bulunmaması ve o bölgede Yusuf Yalçın'ın görev alması yenilgiyi hazırlayan ufak detaylardı. Recep Aydın ise ilk maçında Altınordu'nun hızlı sistemine pek adapte olamadı. Santrforda Ahmet Dereli kariyerinde almadığı şansı Altınordu'da buldu ama bekleneni verememeyi sürdürdü. İlk yarıda eline geçen mutlak fırsatı laubalice harcaması pek Altınordu felsefesine yakışan bir pozisyon değildi. O bölgede Metehan ve Hüsamettin her zaman Ahmet'i tehdit edecektir ve forma rekabetinden Altınordu kazançlı çıkacaktır. Şeytanlar çok erken bir dönemde, hayırlı bir mağlubiyet aldı. Süper Lig'e yükselme yolunda kaçmış bir şey yok. Hani futbolcuların ağzında pelesenk bir klişe vardır ya; Bu maçın telafisi yok. Menemen maçının telafisi var.