Can Yücel “Sorulu Cevaplı” şiirinde: “-Ne harika yer burası! / Nereden buldun bu Datça’yı / Elimle koymuş gibi buldum”der. Biz de öyle dedik.
Datça’ya 2000 yılından bu yana gidip geliriz.
TRT’den 50 yıllık dostumuz, yoldaşımız Datçalı Mustafa Kaptanoğlu’nun konuğu oluruz. Her gelişimizde Can Yücel Sokağı’na düşürürüz yolumuzu.
Can Baba’nın şarap içtiği eski muhtar Orhan Karadağlı’nın kahvesine uğrarız. Can Yücel’le yaşanmış çok anılar dinlemiştik Muhtar Orhan’dan.
Daha önce Can Yücel evini de gezmiştim. Yazar, şair dostlarla birlikte. Eşi Güler sağdı. Şimdi ev kapalı. Dış kapıda Can Yücel’in dizeleri, fotoğrafları karşılıyor gelip geçenleri.
***
Datça’da 2008 yılında tanıdığım, dost olduğum DATÇA’DA ZAMAN adlı kitabın yazarı Nihat Akkaraca’yı unutmak olanaklı değil.
”Datça'da zaman yekparedir. Dün, bugün, yarın yoktur...” demişti. An vardır, hep yaşanır demişti. Anısı güzel insan Akkaraca’yla bir çok kez buluşup söyleşmiştik.
Datça’da yaşayan şair İsa İnan, öykü yazarları Emine Azboz, Suna Güler de Datça’da yaşamlarını sürdürenlerden.
Aydın Şimşek de bir bakıma Datçalı sayılır. Bir çok etkinliğe imza atan, anılar ve dostlar biriktiren Aydın’ı da anmamak olanaksız.
Uluslararası Aktivist Sanatçılar Birliği Başkanı şair-yazar dostumuz Ümit Yaşar Işıkhan Datça’da Liman Başkanlığı yaparken, şiirli günlerde buluşmuş, söyleşmiş, şiirlerimizi sunmuştuk yeryüzüne, gökyüzüne.
***
Geçtiğimiz hafta TRT spor sunucusu Murat Ünlü, TRT İzmir Haber emekçisi, benim de eski haber yoldaşım, müdürüm Orhan Baykal’la birlikte yine Datça yollarına koyulduk. Kaptanımız Mustafa Kaptanoğlu ile birlikte.
Datça’da Zaman 4 güne nasıl sığdı, “Datça’da Zaman” nasıl geçti anlamadık. Yoğun, devinimli, güz sıcaklığı, akşam etkinlikleri ile. Açıkçası Datça’da Zamanı farklı, anlamlı, özenli, gönenç dolu yaşadık.
***
Ege ve Akdeniz’in birleştiği Tekir Burnu üzerinde yer alan, Karya kentlerinden biri olan dönemin önemli merkezlerinden Knidos’u yeniden yaşamak, duygudaşlığı paylaşmak bana çok büyük tat verdi.
Sonrasında Hayıt, Ova, Palamut büklerini dolaşmak, denizin duru sularını, yosun kokularını izlemek bir ayrıcalık dostlar. Kaptanoğlu’nun oltasına takılan “hannos” balıkları anında tavada bir başka tat oldu bize!
***
Datça son yıllarda yoğun ilgi görüyor yerli-yabancı turistlerle. Ayrıca değişik kentlerden gelen sanatçı, yazar, doğaseverler Datça nüfusuna kayıtlanıyor.
DATÇALI BURAK TOKCAN’DAN “RENKSİZ AŞKLAR COĞRAFYASI”
Şair kardeşim Burak Tokcan Ankara doğumlu; ama babası TRT’den dostumuz, arkadaşımız, yöneticimiz, bir dönem Datça belediye Başkanlığı yapan Şener Tokcan’ın oğlu. O da babasının yurdundan, Datça Mesudiyeli.
Datça’dan İzmir’e döndüğüm gün sevgili Burak’ın PİKARESK Yayınlarından çıkan şiir kitabı RENKSİZ AŞKLAR COĞRAFYASI’yla buluştum.
Tokcan, “eskizler, kesikler, sorular”la yaşamın geçiş sürecine yalın, duru, ince seslerle dokunuyor. “ipe astığı acıyı / topluyor anne” dizelerindeki anne sıcaklığını, “eski bir kapı ardında / gülümsüyor / gençlik resmi babanın” dizesiyle de baba gülümsemesini duyumsatıyor bize.
Mutluluklar, hüzünler, tedirginlikler, kaygılar, yalnızlıklar, aşklar Burak Tokcan’ın düşsel, imgesel, düşünsel alanından yaşamın içine doğru akıyor, sorulara yanıtlar arıyor.
Sonra ”kapı aralığından / bizi izliyor hayat / yatağına dönüyor nehir / renksiz / aşklar / coğrafyasından” diyerek “anıları terk etmenin kırılgan telaşına” düşüyor.
Burak Tokcan’ın “kim taradı / dağılmış saçlarını / dünyanın” sorusuna nasıl yanıt vermeli?