CHP de gitti.
Önce biraz nazlandı.
Genel Merkez toplandı, Genel Başkan düzeyinde katılım kararı aldı.
***
Hem iktidardaki yönetimin lideri, hem muhalefet lideri benim kafamda başka şekillenmiş… Bu ülkede HDP diye bir parti daha var. Toplam oy sayısı 5 milyonun üzerinde. Üstelik doğu ve güneydoğu ile küskün devlet.
Baraja takılıp meclise giremeyen onca parti var. 7 Haziran oyları 2 milyona yakın…Toplamda 8-10 milyon kişi hayalet demek ki ülkede.
***
Yenikapı’da ülke bütünleşmesi var. Barış mesajları ile "Gövde gösterisi" oluyor. Oysa, memleketin sınırları içerisinde yaşayan bazı gruplar yok sayılıyor. Hadi şimdi empati yapalım; böyle bir "Ülke bütünleşmesi" gösterisi kurulurken, sana; "Sen gelme birader" dense, ne hissedersin?
Tam bütünleşme, tam barışma ortamı. Belki de en büyük fırsat. "Biz barışıyoruz. Sen gelme"
Bende sana; "Olmadı" derim.
Bu çağrı HDP’ye de yapılmalıydı.
Doğu ve Güneydoğu’da yaşayan vatandaşlar bir kez daha ötekileştirildi.
Doğru olmadı. Bu yanlış yaklaşıma CHP de katıldı.
Muhalefetin lideri, kurallarını sayarken;
"Çay olmasın, çorba olmasın, bayrak olmasın, müziklere dikkat edilsin" gibi abidik gubidik şartlar sunacağına; "Ülkenin bütünlüğü söz konusu ise HDP’yi de isterim. Saadet'i de isterim. BBP’yi de isterim DSP’yi Hepar’ı da, Vatan’ı da"
Ne varsa işte geride kalan…
Muhalefet, iktidar olamamış tüm insanları kapsar. Ana muhalefet lideri, onları da taşımalıydı. O zaman Kılıçdaroğlu’nun bir demokrasi savaşçısı,
O zaman Kılıçdaroğlu’nun bu ülkenin gerçek muhalefet lideri olduğunu düşünürdüm.
Ha suçlusu sadece CHP mi?
Hayır değil elbet.
O meydana tüm Türkiye çağırılmalıydı.
Bence fırsat toptan kaçtı.
Şimdi iktidar muhalefet tanımı değişti.
Ötekileştirilenler ve cümleten iktidardakiler…
BÜYÜK SİNYAL
CHP ‘nin İzmir mitingi Gündoğdu meydanında yapıldı. Günler öncesinden toplantılar yapıldı. Çağrılar, tabelalar. Kullanılabilecek her türlü mecra kullanıldı. Hatta bir iki gün öncesinden orta yaşlı abiler ve ablalar,
Alsancak’ta meyhanelerin arasında broşürler dağıttı. Tek tek insan çağırdı mitinge. Aziz Kocaoğlu kendini aştı, ücretsiz seferler koydu. Anlaşılan o ki ücretsiz otobüse binen, kendini çaycıya kahveciye attı. Çünkü Gündoğdu mitingi bana göre tam bir hayal kırıklığı oldu.
CHP ve Gündoğdu bileşeni, destanlar yazan sonuçlar çıkartmıştı. Çevre il ve ilçelerin desteğine, otobüslerle gelmelerine karşın,Gündoğdu’ya beklenen kalabalık oluşmadı. Büyük bir sinyal bu. CHP için kan kaybı, heyecan kaybı. İzmir ve CHP ikilisi için tedirgin edici. Emin olun, düzgün bir sanatçı geldiğinde bu kalabalığın fazlasını yapıyor Gündoğdu.
Ya Alaattin Yüksel-Aziz Kocaoğlu ikilisine tepki var. Ya toptan CHP ye…
Hiç kendinizi kandırmayın, şapkayı önünüze alıp düşünün derim.
***
BUNLAR İTİRAF DEĞİL Mİ ?
Bir ülkede adalet varsa vardır.
Yoksa yoktur.
Adamlar televizyona çıkıp;
"Falakaya yatırdık"
"Bankayı böyle kurduk"
"Facebook, Twitter ve hatta NASA ya bile girildi"
"Böyle evlendirdik"
"Şöyle örgütlendik"
Diyor…
Ötüyor da ötüyor…
Bunlar itiraf değil mi ?
Eğer konu;
"Valla pişman oldum. Allah beni affetsin"
İle bitiyorsa, her şey kapanıyor…
El kol sallana sallana geziliyor…
Hadi oradan…
***
DELİ ZİYA ;
- Adem cennetten neden kovuldu?
- "Elma çalmaktan"
- Dünyaya geldi ne oldu;
- Peygamber…
- Başka sorum yok. Hadi git yat şimdi….
