Emekli: “Ayda 2 bin lira alıyorum, kalan 500 lira ile geçinmeye çalışıyorum.”

Emekli: “73 yaşındayım ek iş yapmak zorundayım.Pazarcılıkla geçimini sağlıyorum.”

Emekli: “Tatil beldesine turist olarak gelen İngiliz kasap gördüm. Ben İstanbul’a bile gidemiyorum.”

İşte emeklilerin yaşamlarından bir kesit. Gerçekten 500 lira geçinebilmek için cambaz olmak gerekir.

***

Bakabiliyorsan gör. Görebiliyorsan fark et... Görme Engelli (N) metroda. Dilenmiyor, 8 saat mendil satıyor. Eşi kanserden hayatını kaybetmiş, görmeyen arkadaşı ile aynı evi paylaşıyor. Nasıl geçindiklerini soramıyorum.

Türkiye’nin güvenlikten sonra ikinci sorunu enflasyon. Buna bağlı işsizlik. İşsizlik Ağustos’ta yüzde 14'e yükselirken, genç işsizlik yüzde 27.4 ile tarihi rekora ulaştı. Geçim sıkıntısı bakın nelere mal oluyor. Siyanür ve toplu aile ölümleri. Geçen yıl 3 binden fazla kişi canına kıymış, bilmiyoruz geçim sıkıntısı ve borç yüzünden ölen kaç kişi?

Enflasyon ve işsizlik patladı adeta. Ayda 54 lira zam alacak emekliler, SSK’lılar. Sepet boş. Rakamlarla oynanıyor. Yüzde 8.3 vatandaşın yaşadığı enflasyon değil. Çünkü halde domates en fazla 6 lira iken TÜİK 3.34, soğan halde 3.25 iken TÜİK 1.68 olarak hesaplıyor. Hani rakamlar gerçekti? İşte senin yüzde 8.3 ile kucağındaki enflasyonu böyle hesaplıyorlar canım işçim, emeklim. Ekonomistler önümüzdeki yıl anlaşmalı iflaslar ve ardından da iflasların geleceğini ön görüyor. El yakan çarşı pazarı Merkez Bankası görmüyor.

CHP İstanbul Milletvekili İlhan Kesici uyardı; “Bu rakamlar,bu kış Türkiye’yi yakar..” Kesici, durumun çok ciddi olduğunu belirterek sorunun üstesinden AKP’nin gelemeyeceğini söyledi.

CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’da emeklilerin ve genç işsizlerin sorunlarını dile getirdi;

“Bin liranın altında emekli aylığı alan 847 bin 643 kişi, 30 gününü nasıl geçirecek? 8 milyon 647 bin kişi ayda 673 liranın altında geliri var. Üniversiteyi bitiren pırıl pırıl gençlerimiz iş bulamıyor. Gerçek işsiz sayısı 8 milyon 112 bin. Ayrıca 137 bin kişi ülkeyi terk etti.”

Ekonomik kriz işsizliği ve yoksulluğu artırıyor. Döviz bozduran yok. Birikim yapabilecek güçte ise bunu dolarla yapıyor, ülkesinin parasına güvenmediği için.

3 gencimizden biri işsiz. Her ay işsizler ordusuna 50 bin kişi katılıyor. Adaletsiz bir vergi düzeni zengin de fakir de aynı dolaylı vergiyi veriyor, sonuçta dar gelirli eziliyor.

Sözün özü; toplumda huzur kalmadı. Endişe ve yoksulluk var. İşte toplu intiharlar. Bu krizi ağır bedeller ödeyerek aşacağız elbette. Biz nereye gidiyoruz diye düşünmek lazım.

Haftaya yeniden buluşmak üzere hoşça kalın dostlar.