İZMİR GÜNCEL

Bu hafta ne okumalı? İzmirli şairler, romancılar ve öykücüler...

İzmir edebiyatının iki unutulmaz ismi; genç yaşta aramızdan ayrılan şair Ali Rıza Ertan ve öyküleriyle Ege’nin ruhunu edebiyata taşıyan Tarık Dursun K., bu hafta okuma önerilerinde öne çıkıyor. İki farklı kuşağın temsilcisi olan yazarlar, İzmir’in imbatını, sokaklarını ve insanını edebiyatın sayfalarına kazıdı.

Abone Ol

1944’te doğan ve henüz 24 yaşında hayata veda eden Ali Rıza Ertan, kısacık ömrüne rağmen unutulmaz şiirlere imza attı. Onun dizelerinde aşk, ölüm, hüzün ve umuda dair derin bir duyarlılık görülür. İzmir’in sahilleri, gençlik heyecanı ve bireysel yalnızlık, şiirlerinde güçlü imgelerle birleşti. Ertan, erken kaybına rağmen İzmir edebiyatının simge şairlerinden biri olarak anılmaya devam ediyor. 1931’de İzmir’de doğan Tarık Dursun K., öyküleriyle Ege insanının gündelik yaşamını, deniz kültürünü ve İzmir’in çok sesli yapısını edebiyatımıza kazandırdı. 1945’te yayımladığı Atmacanın Oğlu ile başlayan öykü serüveni, 2006’da Hepsi Hikâye kitabıyla sürdü. Yazarın tüm öyküleri daha sonra Yapı Kredi Yayınları tarafından iki ciltte toplandı. Onun hikâyelerinde balıkçılar, işçiler, liman hayatı ve küçük insanların büyük dertleri samimi bir dille anlatılır. Bu yönüyle Tarık Dursun K., hem İzmir hem de Türk öykücülüğünün unutulmaz isimleri arasında yer alıyor.

İZMİR'İN HİKAYECİSİ TARIK DURSUN K.

1931’de İzmir’de doğan Tarık Dursun K., küçük yaşta başladığı yazı yolculuğunu uzun yıllara yayılan üretkenliğiyle sürdürdü. Öykü, roman, deneme, tiyatro ve çocuk edebiyatı gibi farklı alanlarda eserler verse de, onu edebiyatın merkezine taşıyan tür öykü oldu.

Ege’nin kıyı kasabaları, İzmir’in liman hayatı, deniz kokusu ve halkın gündelik yaşamı, onun öykülerinde kendine daima yer buldu. Bu yüzden Tarık Dursun K., yalnızca bir öykücü değil, aynı zamanda İzmir’in ruhunu Türk edebiyatına taşıyan bir yazar olarak kabul edilir.

Öykü külliyatının yayımlanışı

Yazarın tüm öyküleri, 2009 yılında Yapı Kredi Yayınları tarafından toplu olarak basıldı.

  • 1976’ya kadar yazdıkları (Bahriyeli Çocuk dahil) “Karanfilli Hikâye, Toplu Öyküler 1” cildinde,

  • 2006’ya kadar kaleme aldığı öyküler (Hepsi Hikâye dahil) ise “Gönlümün Bir Parçası, Toplu Öyküler 2” cildinde toplandı.

Bunun yanı sıra yazarın kendi öykülerinden oluşturduğu bir seçki, 2004’te Dünya Yayıncılık tarafından “Sümbülteber” adıyla yayımlandı. Genç okurlar için ise 1992’de Gendaş Yayınları’ndan çıkan “Hikâyeler” derlemesi hazırlandı.

BUCALI ŞAİR ALİ RIZA ERTAN

1944 yılında Muğla’da doğan, gençlik yıllarını İzmir’de geçiren Ali Rıza Ertan, edebiyat dünyasında kısa ömrüne rağmen iz bırakmayı başarmış bir şair olarak biliniyor. Henüz 24 yaşında hayata veda eden Ertan, ardında derin izler bırakan şiirleriyle özellikle İzmirli edebiyatseverlerin belleğinde özel bir yere sahip.

Onun şiirlerinde aşk, hüzün, ölüm ve yaşamın kırılganlığı güçlü imgelerle aktarılır. Kısacık ömrüne rağmen yazdığı dizeler, sonraki kuşak şairlere ilham verdi.

Şiirlerinde duyarlılık ve isyan

Ertan’ın şiirlerinde en çok öne çıkan unsur, genç yaşta taşıdığı yaşam kaygısı ve isyan duygusu oldu. İzmir’in sokaklarından, sahillerinden, gündelik hayatından beslenen şiirlerinde hem bireysel hem toplumsal bir duyarlılık sezilir.

Onu okurken, bir yandan bireysel yalnızlığın çığlığına, bir yandan da genç kuşakların umuda olan özlemine tanıklık edilir. Bu nedenle Ali Rıza Ertan, yalnızca bir şair değil, aynı zamanda döneminin ruhunu yansıtan bir edebiyatçı olarak görülür.