Sıkılmıyorlar!

Ağır eleştirilere, atılan sözlere-göndermelere karşın...

Aymazlıklarını sürdürüyorlar!

Yüzleri kızarmıyor!

Spor gazetesi adı altında "futbol" bülteni yaymayı sürdürüyorlar!..

Eh çok zorda kaldıklarında da "ayıp olmasın" diye sıkıştırıyorlar köşelere derece almış sporcuların başarı haberlerini!

Futbolun altında eziyorlar diğer spor dallarını da...

Başarılı sporcularını da!..

***

Arada bir belirgin biçimde görünce...

Spor gazetelerinin ve onları yönetenlerin aymazlıklarını; futbola teslim oluşlarını ve kulüp-yönetici sözcülüğü yaptıklarını...

Diğer spor dallarını görmezden gelmelerini eleştiriyoruz...

Haksız da değiliz hani!

Ulusal Kadın Voleybol Takımı'nın Avrupa ikincisi oluncaya dek Falcao'nun gerisinde tutulması fitili ateşledi...

Hele Sümeyye Boyacı haberi işin tuzu-biberi oldu...

Dünya Paralimpik Yüzme Şampiyonası'nda 2. olan Boyacı'nın haberi de futbolun altına itildi...

Boyacı'nın bir öyküsü olmalıydı...

Ve o geçen yıl aynı şampiyonada birincilik kürsüsüne çıkmıştı...

Boyacı, Dünya spor tarihine adını yazdırdı...

Peki Türk spor basını nereye yazdırdı?

***

Bir örnek daha...

***

Bahis oyunlarının Türkiye'deki oynatıcısı "İddaa" bayileri geçtiğimiz günlerde primlerinin düşürülmesi nedeniyle isyan ettiler!

Seslerini duyurmak için odaları aracılığıyla açıklama yaptılar; kira ödeyemez duruma geldiklerini, haklarının gasp edildiğini öne sürerek sıkıntılarını dile getirdiler...

Sosyal medyada yayılan, internet gazetelerinde görülen haberi, ulusal gazetelerde okuyabildiniz mi?

Göreniniz oldu mu?

Yıldırım Demirören'in Türkiye Futbol Federasyonu Başkanlığı döneminde ihalesine girip aldığı İddaa oyunlarında bayilik paylarını düşürmesi planlı bir uygulamanın parçası olabilir mi dersiniz?

Bu aralar, Türkiye'nin belli başlı şans oyunları oynatıcısı şirketlerinin aksine yeni bir oluşumun oynayanları arayıp, "tercihinizi bizden yana kullanırsanız daha kazançlı olacaksınız" diyerek...

Diğer şirketlerin gösteremeyeceği sunumlarda bulunması, İddaa yönetiminin bu yolda tek başına yürümeye kararlı olduğunun kanıtı olarak niteleniyor!

Yani Türk basınının kilometre taşlarını alarak, medyanın tek elde ve siyasi eğilimde tutulmasına katkıda bulunan Demirören...

Şimdi de İddaa ve Milli Piyango'yu alıp...

Bayilikleri ve kar payları üzerinde oynamaya başladı!

Bakalım altından ne çıkacak?

***

Elbet spor basınının görmezden geldiği değerleri ve haberleri göreceği günler de olacak...

Kadın sporcular, takım ve bireysel fark etmez görülecek!

Erkek sporcularımız ve takımlarımız da ayrı tutulamaz!

İşte o zaman voleybolcular-yüzücüler-tekvondocular-güreşçiler...

Sümeyye... Rıza... Eda...

İddaa bayileri ve sporun içinde sesini yükseltse de duyulmayanlar...

Görünecek ve duyulacak!

Yılmak yok!

Bizim mücadelemiz "spor sayfalarının spor gazetecilerinin olması" içindir...