İzmir, güne yine sel ve çevre kirliliği manzaralarıyla uyandı. Meteoroloji 2. Bölge Müdürlüğü ve İzmir Valiliği tarafından saatler öncesinden yapılan sağanak uyarıları, sabah saatlerinden itibaren etkisini göstermeye başladı. Kentin birçok noktasını etkisi altına alan şiddetli yağış, altyapı yetersizliğini ve çevreye karşı duyarsızlığın acı faturasını bir kez daha ortaya çıkardı. Yağmur suları caddeleri ve sokakları göle çevirirken, asıl büyük felaket İzmir'in modern yüzü olarak bilinen Bayraklı'da yaşandı. Çevre sakinleri, körfezin yüzeyini kaplayan devasa çöp tabakasıyla güne başladı.
Manda Çayı'ndaki koruma kalkanı parçalandı
Felaketin merkez üssü, Bayraklı sahil şeridi ile iç kesimleri birbirine bağlayan Manda Çayı oldu. Uzun süredir biriken ve dere yatağını dolduran sayısız evsel atık, plastik şişeler, poşetler ve diğer çöpler, şiddetli yağmurla birlikte oluşan sel sularıyla harekete geçti. Çaydan gelen atıkların körfeze karışmasını engellemek amacıyla daha önce kurulan yüzer bariyer, selin şiddetine ve tonlarca çöpün basıncına dayanamadı. Bariyeri tutan çelik halatların kopmasıyla birlikte, adeta bir setin yıkılması gibi, dere yatağında ne kadar çöp ve pislik varsa tamamı doğrudan İzmir Körfezi'nin sularına karıştı.
İzmir'in incisi Körfez, çöplüğe döndü
Bariyerin kopmasının ardından Körfez adeta çöplüğe döndü. Manda Çayı'nın denize döküldüğü noktadan başlayarak körfezin geniş bir alanı, adeta bir çöp deniziyle kaplandı. Su yüzeyinde yüzen binlerce plastik şişe, ambalaj atığı ve tanımlanamayan evsel atık, 'Ege'nin İncisi' olarak anılan körfezin nasıl bir çevre kirliliği tehdidi altında olduğunu acı bir şekilde gösterdi.