Yüksek Seçim Kurulu (YSK) ne yapacak?

İki olasılık var… İmamoğlu’nun hakkını geç de olsa verecek ya da vermeyecek…

Vermesi durumunda Türkiye her yönden biraz daha normalleşecek. Hukuku hiçe sayıp, seçim tekrarı veya benzeri bir karar alırsa, Türkiye asıl o zaman bir ‘Beka Sorunu’ ile karşı karşıya kalacak.

Seçimin tekrarlanması durumunda, hukuk devletinin tamamen ortadan kalkmasıyla, kötüye giden ekonominin krize girmesi neredeyse kaçınılmaz. Yeniden bir seçim ortamına sürüklenecek Türkiye’de haksızlıklara başkaldırılar sonucu kaos ortamı da doğabilir.

İşte bu nedenlerle YSK’nin alacağı karar, Türkiye’nin bekasını doğrudan ilgilendiriyor.

Hukuki Durum Ne?

Yargıtay Onursal Cumhuriyet Başsavcısı Duayen hukukçu Sabih Kanadoğlu YSK’nin durumunu Halk TV’de bir cümleyle özetledi:

“YSK, Türk Seçim Hukuku’nun ‘Beka Sorunu’ haline geldi.”

Ekrem İmamoğlu’nun 1 Nisan’dan itibaren belediye başkanı seçildiğini, mazbatanın verilmemiş olmasının bunu ortadan kaldırmadığını ifade eden Kanadoğlu; itiraz, şikayet, seçim iptali, oyların yeniden sayılması gibi işlemlerin mazbata verildikten sonra cereyan edecek olaylar olduğunu belirtti.

Kanadoğlu programda YSK üyelerinin göreve gelirken ettikleri yemini hatırlattıktan sonra dedi ki: “YSK görevini kötüye kullanmaktadır; bunun hesabı mutlaka ileride sorulacaktır. Bu hesabın sorulacağı yer de Yüce Divan’dır, bu kaçınılmazdır. Çünkü YSK kanunların üstünde ve bir yasama organı gibi, kendine yön çizme yetkisine sahip değildir.”

Polislerin siyasi parti adına delil toplama işlemini ‘devlet terörü’ olarak adlandıran Kanadoğlu “Böyle bir durumda demokrasi yoktur, demokrasinin olmadığı yerde adalet yoktur, adaletin olmadığı yerde devlet yoktur.” dedi.

YSK’deki meslektaşlarını vicdanlarını harekete geçirmeye davet eden Kanadoğlu, verilecek kararın sadece İstanbul seçimini değil, rejimin geleceğini ve Türkiye Cumhuriyeti devletinin ayakta kalmasını etkileyeceğine dikkat çekti.

Seçmenler Kaydırıldı mı?

Tabi ki kaydırıldı… Yıllardır ilçe belediyelerinin haritaları “AKP nasıl kazanır?” sorusu göz önüne alınarak yeniden şekillendiriliyor. Bundan iyi ‘toplu kaydırma’ mı olur? 31 Mart’ta tesadüfen (!) kurs için Foça’da bulunan binlerce asker, CHP’nin itirazlarına karşın, seçimde oy kullandı. Foça seçmeni bu hamleyi CHP’nin oyunu yüzde 42’den 56’ya çıkararak yanıtladı. Atı alanın Üsküdar’ı hızlı geçmesi için, sandık seçmen listelerine itiraz süresini 33 saat ile kısıtlayan AKP’nin, açıkça kaybettikleri İstanbul seçimini, seçmen kaydırma bahanesiyle iptal ettirmeye çalışması trajikomik bir durum!

Yeniden Seçim Gerekli mi?

İstanbul’da değil. Ama ‘Beka Sorunumuz’u çözmek için, ülkeyi uçuruma sürükleyen ‘Tek Adam Rejimi’ yerine, parlamenter sistemi geri getirecek anayasa değişikliğine yönelik bir halkoylaması ve ardından erken bir cumhurbaşkanlığı seçimi gerekli...

“Mazbatayı ver” diyen tribünlere kulak verin…