İzmir'de gece ulaşımı resmen artırıldı. Artık, gece yarısı ortada kalmıyorsunuz. Taksiye mahkum değilsiniz. Seyrek de olsa otobüs, tramvay, metro, vapur çalışıyor... Bu haberi yeni sanıp, sevinenler oldu. Oysa işin aslı biraz hüzünlü bir hikayedir. Bu güzel şehir, yaşayan bir şehirdi. Seçimlerde kullanılan slogan gibi değil, gerçekten 7/24 yaşam vardı.

Ortaokul yıllarıydı. Balçova'da oturuyorduk. Annemin terliğinden korkmasam sabaha kadar eve girmek istemezdim. Üniversite dönemimde Asansör'deki Dario Moreno Sokağı'nda üç arkadaş ahşap bir evde kalıyordık. Daha doğrusu Ahmet ve Nedim kalıyor, ben yancılık yapıyordum.

En büyük keyfimiz gece 3-4 gibi Konak Meydanı'na yürümek orada midyecilerle pazarlık edip bolca midye almak ve dönüşte fırından dumanı üstündeki ekmeği alıp, eve dönmekti.

Bazen daha lüks takılıp büfeden sandviç yerdik. Geçit Birahanesi'nin çaprazındaki Feridun'un çalıştığı büfe favorimizdi. Bize her zaman bol malzemeli şahane sandviç yaparlardı.

Sonra, Hatay'da tek başına kaldığım meşhur saray yavrusuna taşındım. Bir oda, bir mutfak kapıcı dairesi... Saray yavrusu lakabı oradan geliyor. Bazen 7-8 kişi kaldığımız olurdu. Nasıl sığıyorsak artık...

Fuar dönemi troleybüsler sabaha kadar çalışır, İzmir'de hayat bitmezdi. Gece Karşıyaka'ya gidip, sabaha karşı döndüğüm çok oldu, Dolmuş, otobüs ne denk gelirse. Zaten İzmir'de sokağa çıkmak için bahane aranırdı. Hıdrellez eğlenceleri efsaneydi. Sabaha kadar sürer, binlerce insan sokaklarda eğlenirdi. Futbol takımlarının başarısı, gece geç saatlere kadar kutlanırdı... Maksat eğlence olsun. Sonra 12 Eylül darbesi geldi. Hepimizi evlere tıktılar. 12'den sonra sokağa çıkarmıyorlardı. Bence 12 Eylül darbesi İzmir'in sosyal hayatına çok ciddi hasar vermiştir. Bütün bunları, “buralar eskiden dutluktu” “Eskiden biz eskiden su içerdik testiden” kıvamında geçmişi övmek için yazmış değilim. Eğer bir ülkede, yaşam tarzından tavize başlandığında; neler olabileceğini gösteren somut örnektir İzmir.

Şimdi Baykuş Seferleriyle gecelere canlılık getirilmek isteniyor. Başkan Tunç Soyer çok iyi

bir adım attı. Bakarsınız İzmir, canlı sosyal hayatını geri alır. Bakarsınız, yeniden çağdaş bir ülke olmuşuz. Önce umut etmek lazım.