Bana insan canlısını tek cümle özetle deseler evrim boyunca kendini diğer canlılardan önemli hissetmek için her türlü saçmalığı yapan veya icat eden canlılar aleminin en büyük sonradan görmesi derdim. İnsanı tanımlamaya çalışan birçok felsefe, insan evriminin ardına “merak olgusunu” koymaya çalışsa da sosyal medyanın icat olmasından sonra insanoğlu evriminin itici gücünün “sonradan görmelik” olduğu bence tartışmasız bir gerçek olarak ortaya çıktı.

Bence kesinlikle yetinmeyi sevmeyen, bu huyumuzu da diğerlerine göstermek için yaşayan bir türüz. Kısa bir düşünün “hava atma olayını üremenin dışına taşıyan yegane canlı” insan. Hayatta kalma ve diğer mucbir sebepler dışında “hava atma gibi bir sebeple” dünyayı ve kendimizi sürekli değiştiriyoruz. Ama her insanoğlu da kendini önemli hissetmek ve hissettirmek için icat yapacak kadar başarılı ve çalışkan olmuyor. Ama böyle zamanlar içinde kurnaz insanoğulları, tüm ilgi çeken ve başarılı icatlara karşı “komplo teorileri üretmeyi” icat etmiş. Böylece hiçbir şey icat etmeden de “komplo teorileri yayarak” yine türdeşleri arasında kendilerini önemli hissettirebiliyorlar. Üstelik hem icat çıkaranlar kadar yorulmuyorlar hem onlardan daha çok konuşulabiliyorlar. Bir de ortaya saçtıkları komplo teorilerinden biri de gerçek çıktı mı değmeyin keyiflerine.

Komple teorileri nasıl başlıyor?

Her yeni gelişme kendi komplolarını doğurur. Bu tekerleğin icadında da böyleydi, en son aşı tartışmalarında da böyle. İcatların sayısı ve karışıklığı arttıkça korkularda daha da arttı. İnsanoğlu da, korku komplo teorilerinin can suyu olduğu için her yüzyıl çok daha fazla komplo teorisi duyar oldu. Ve elbette komplo teorilerinin hepsi sadece komploda kalmadı. İçinde barındırdığı vesveseyi misli misli aşıp gerçeğe dönen teoriler de oldu. Kanser yapan asbestin icadı, kurşunun kremlerde bile kullanılıp herkesi zehirlemesi gibi kendi komplo teorilerini dahi aşan sayısız başarısız keşif ve icat var. Bu da komplo teorisyenlerinin sayısında patlama yaşanmasına sebep oldu. Artık hayatımız da yeni bir kemer tokası icat olsa ama bu toka siyatik yapıyormuş diyen biri mutlaka oluyor.

En iyi komplo teorisyenleri kimlerden olur?

En iyi komplo teorisyenleri ise ilginçtir ki herhangi bir icadı ile hayatlarının bir zamanında başarılı olup az biraz ilgi çekmiş bilim insanlarından oluyor. Bir ara yaptıkları o keşfe ve icada dayanarak yer ile gök arasındaki tüm konular hakkında uzman görüş söyleyebilme hakkını kendilerinde görmeye başlıyorlar. Süreçte örneğin şöyle başlıyor. Önce uzayda yaşayan mikroorganizmalar hakkında bir çalışma yapmış ama onca yıl çalışmadan sonra hala yakın akrabaların bile ismini zor hatırladığı bir profesör bulunuyor. Kişinin bu durumdan zaten canı çok sıkkın. Onca yıl oku çabala ama hala diğer insanoğullarından yeterli takdir görme. Sonra imdadına youtube yetişiyor. Günlerden bir gün bir youtuber çıkıp “mikroorganizma, uzay lafı” falan duydu diye bu kişiyi uzman sanıp “hocam nolcak bu koronavirüs aşısı diyor?”, o profesörü kanalında canlı yayına çıkarıyor. E o kadar uzayda mikroorganizma çalışması yap, şimdi kameranın ortasına bakıp “ne bileyim ben” demek olur mu? Zaten az biraz da zeki, havayı koklamış, neyin ilgi çekeceğini artık biliyor. Herkes aşı olun demiş, o da sürüye katılıp “aşı olun” dese yine cansız hayatına geri dönecek. Başlıyor kübradan sallamaya. “Valla aşı şüpheli tabi, o teknoloji de bir tuhaf, bence olursanız o teknoloji kısır yapar, diğer aşı da şüpheli o da yaprak sarar” diye veriyor aleve odunu. Sonra bir bakıyor izlenme oranlarına, onca sene çalış çabala, çocukların bile ne yaptığını anlamamışken, herkes sizi örnek göstermeye başlıyor. E zaten uzayda bakteriyi ikiye bölmüşüm o aşıyı icat eden mi bilecek ben mi bileceğim diye ego da tavan yapıyor.

Ben tüm komplo teorileri kötüdür, hiç olmamalıdır demiyorum. Cümlelerinizin başına “bence” deyin istediğinizi söyleyin. Ama araştırmadan emin olmadan “kesin budur” derseniz diğer insanlara zarar verirsiniz. Aynı aşı olmayın dediğiniz gibi. Konu hakkında gerçekten deneyler ile yapılmış ortaya konan verilere dayanmayan her itham, tek kelime ile “saçmalıktır”. “Kurşun metalini her yerde kullanıyorsunuz ama bakın bu dünyayı zehirliyor” diyen bilim insanı, bu tezini veriler ile ortaya koyduktan sonra diğer insanları ikna etmiştir. Aşı kötüdür diyen hangi bilim insanı olursa olsun bu tezini “kendi” (buradaki kendi terimi de önemli) çalışmasındaki veriler ortaya koymalıdır. Ben araştırdım. Bu da sonuçları demelidir. Bunu söyleyemeyen hangi unvanı olursa olsun, basit bir zır cahil, sadece ünlü olma peşinde koşan ucuz komplo teorisyenidir. Aksi kanıtlanmadığı sürece yaşamsal maliyet hesabınızı doğru yapın, aşınızı olun. Sevdiklerinizi de tehlikeye atmayın. Daha az komplo teorili, sağlıklı günler dilerim.