Bunların hepsi kişi veya toplumların "ERK"i ellerine geçirebilmeleri için yapılmıştır.
Bu evrim süreci içerisinde antikite devirlerinden, toprağa, buradan birinci ve ikinci sanayi ve son olarak da teknolojik devrimleri oluşturulmuştur.
ERK için, eski Roma'dan başlayarak Orta Asya'dan Amerika'ya, kutuplardan Afrika'nın güneyine kadar Rönesans, Fransız Devrimi, kolonilerin kurulması, sanayi devrimi ile birlikte işçi ve emekçilerin sömürülme düzeni, insanların, toplumların, ulusların ortadan kaldırılması "BİRİLERİNİN" hedefi olmuştur. Tarihe baktığınız zaman bu oluşumların insanlığın Evrimi sürecinde hep yaşandığını görürsünüz. Tıpkı bugün olduğu gibi.
Ancak ERK sahibi olmak isteyen kişi ve toplumların bu ihtiraslarının dünyayı BAŞLANGIÇ noktasına doğru hızla götürdüğünün farkında olmamalarına karşın Y ve Z kuşaklarının en azından bunu geciktirebilecek başta çevre olmak üzere, özgürlük, adalet, ERK sahibi olanların yarattığı yoksulluğu ortadan kaldırmak, ozon tabakasının daha fazla zedelenmesini önlemek için açtıkları evrensel düzeydeki direnişe ve bir DÜNYA VATANDAŞLIĞI kavramını ortaya koymalarına ŞAPKA ÇIKARTMAK gerekir.
Tüm bunların temelinde yatan Homo Sapiens'i SAPİENS başlıklı kitabında anlatan Yuval Noah Harari ve ERK mücadelesi sonucu yoksullaşan dünya, ulusların etkisizleşmesinin tarihsel analizini yapan Daron Acemoğlu ve James A. Robınson'un ULUSLARIN DÜŞÜŞÜ başlıklı kitabı BAŞLANGICA DOĞRU'nun rotasını ortaya koymaktadır.
ERK ihtirası dünyanın geleceğini ve insanlığı tehdit eden en önemli faktördür.
Bunu ülkemizde, bölgemizde ve dünyadaki gelişmeleri gözeterek değerlendirmekte yarar var.
***
Dünya ve Türkiye'deki gelişen olayları göz önüne alarak bir yıl önce yazdığım bu yazıyı hatırlatmak zorunluluğunu duydum...