Sevgili okurlarım,
Hani derler ya “At izi, it izine karışmış.”
Türkiye, acayip bir ülke durumuna getirildi.
Son 18 yıl içinde Türkiye’de adalet zedelenmiş ve adalete olan güven giderek azalmıştır.
Adalet zedelenince vatandaşın devlete olan güveni de azalır.
Ben adaleti güven olarak bilirim. 

Güven, sabahları korkmadan çayını içebilmek ve
akşamları yatağına korkmadan yatabilmektir.
“Devletin çivisi çıkmış” diye bir söz var ya, o söz şimdi cuk diye oturmuştur yerine.
Yapılan kamuoyu yoklamalarında yargıya, emniyete, çoğu medyaya güven kalmamıştır.
İftira mekanizmalarıyla insanlar zan altında bırakılmaya çalışılmaktadır.
Fetö’yle mücadele edenler, Fetö’yle hiçbir bağı olmadığı halde iftiralara maruz kaldılar ve Silivri’ye kapatıldılar.
Şimdi de Kılıçdaroğlu Fetöcü oldu.
Siyasal yaşamını Fetö’yle mücadeleye adayan Kılıçdaroğlu’na böyle bir yaftayı yapıştırmak
hangi vicdana sığar?
Hatırlayanlar bilir. CHP, Fetö tehlikesini 2005 yılında görüp Meclis’i uyarmıştı.
15 yıl önceki Fetö önergesinde AKP, Meclis’te gereğini yapmış olsaydı, Fetö belası yıllar önce ortadan kaldırılmış olurdu.
İktidar tarafından Fetö’nün siyasi ayağı olmakla suçlanan Kemal Kılıçdaroğlu ve 72 milletvekilinin bu önergede imzası var. Kemal Kılıçdaroğlu ve Muharrem İnce o tarihte CHP Grup Başkanı’ydılar.
“Fetö’nün siyasi ayağını gelin, Meclis’te birlikte ortaya çıkaralım.” diyen Kılıçdaroğlu’na bugün “Fetö’nün siyasi ayağı Kılıçdaroğlu’dur.” demek akla ve mantığa uymaz ve bu iddia kuru bir iftiradan öteye gitmez.
Sözcü Gazetesi’nin yazarlarını Feöcülükle suçlamak da hiçbir akla ve vicdana sığmaz.
Böyle bir iddiaya kargalar bile güler.
Ülkenin saygın kişilerine Fetö’nün siyasi ayağı bunlar damgası vurulursa, adama sormazlar mı;
“Ey Fetöy’le yatıp kalkanlar peki siz hangi ayaksınız, siz kimin ayağısınız?”
CHP İzmir Gençlik Kolları “AKP- FETÖ İlişkisinin Dünü Bugünü” adlı bir sergi açtı. Sergide
AKP’li siyasetçilerin geçmişte Fetö elebaşıyla çekilmiş fotoğrafları yer aldı.
Sergide konuşan CHP İzmir Gençlik Kolları Başkanı Ozan Uyan, “Ne istedin de vermedik,
diyenlerin Fetö ile ilişkisi olmuyor da, ‘Fetö ile iş yapmayın, devleti Fetö’ye peşkeş çekmeyin’ diyen
Kılıçdaroğlu mu Fetöcü oluyor?” diye sordu.
Sevgili okurlarım,
Bu tür iddiaların artık cılkı çıktı. İnandırıcılığı hiç kalmadı.
Fetö’nün siyasi ayağını bilmeyen mi var?
Siz Fetöcü olmayanları Fetöcü ilan ederseniz gerçek Fetöcüleri saklamış olursunuz,
 aklamış olursunuz.
Bu tür iddialar, Türkiye’nin acil bekleyen sorunlarını çözemeyenlerin gündemi saptırmasıdır.
Fetö’nün siyasi ayaklarını ortaya çıkarmak devletin, yargının ve yasamanın namus borcudur.
Halkın beklentisi de budur.
Öyle değil mi?