Tarih 2 Eylül 2006...
Göztepe tarihinin en zor günlerini yaşıyor.
İzmir sessiz. Nazım'ın dediği gibi; Yüreklerin kulakları sağır, hava kurşun gibi ağır...
Teslim olmayan, yenilgiyi kabul etmeyen taraftarlar, "Alayına isyan, inadına Göztepe" diyerek yürüyüş düzenler.
Bugün tartışmasız tribünlerin en anlamlı bestesi olan "İsyan Marşı" o günlerin duygusal atmosferinde Yalı grubu tarafından statlarda söylenmeye başlar.
İsyan Marşı pes etmeyenlerin, inananların ve arma aşkının manifestosudur.
11 yıldır her maçın ardından atkılar açılır, binlerce Göztepeli inançla haykırır: "Issız kuytu köşelerden and olsunki döneceğiz..."
Tarih 4 Haziran 2017...
15 bin Göztepeli bu kez mutluluk ve sevinç gözyaşları döküyor.
Atkılar açılmış...
İsyan Marşı daha gür daha coşkulu söyleniyor bu kez...
Evet, And olsun ki döndüler.

Masöründen, malzemecisine, top toplayıcısından kulüp müdürüne, futbolcusundan teknik heyete kadar şampiyonlukta emeği geçen herkese helal olsun.
Geldiği ilk günden itibaren taraftarın kalbinde taht kuran başkan Mehmet Sepil başta olmak üzere tüm yöneticilere İzmir olarak bir teşekkür borçluyuz.
Taraftar ise bu şampiyonluğun gerçek mimarı. Her zamanki gibi yine muhteşemdiler.
Tecrübeli kurt Yılmaz Vural'ın hakkını da teslim edelim.
Son dakikada Göztepe'ye sahip çıkma yarışına giren siyasetçiler, belediye başkanları, işadamları ve kanaat önderlerine ise bir çift sözüm var.
Her biri asırlık maziye sahip, kent kültüründe önemli yer tutan camialarımıza sahip çıkmak için ille şampiyonluk mu gerekiyor?
Gelin bu destekleri sezon başında verin, başarıya ortak olup teşekkürü hak etmek için taşın altına elinizi koyun.
Öbür türlüsü pek de inandırıcı olmuyor, hareketleriniz buram buram popülizm kokuyor.

Cennette üçlü çekin dostlarım...
Mezarında rahat uyu aslanım,
Canınızdan çok sevdiğiniz Göztepe artık Süper Lig'de...
Mahallemin takımı, semtimin kulübü
Süper Lig'e hoş geldin Şanlı Göztepe...