Adam, asıl meslek dalında kendini başarılı görebilmek için eziklik içindedir. Adam, düşünce yapısı sağlıklı olamadığı için ilkellik içindedir. Hep bir örgüt, bir kuruluş adına sığınarak kendini güçlü gösterebilmek zorunluluğu duyar. Hatta bunu bir amaca ulaşmak için bir araç olarak da kullanır. Adam siyaseti, sporu, ticareti, medyayı yönetmeye kalkar. Örneğin 'adam' başyazardır, gazetecilik

okulunda bile ders verir ama gazetesinde bugüne değin bir başyazısı çıkmamıştır. Düşünsel uğraşta inançlar, eylemler, Adam’ın aklının köşesinden dahi geçmez.

Beyin fukaralığının tipik örneğidir Adam… Tutucudur, bağnazdır ve boşluktadır… Onun için ülke sorunları, toplumsal düşünce değil, kendi çıkarları önde gelir. Böylesi Adam-lar’a karşı kavga vermeye kalktığınızda her birini kenetlenmiş görürsünüz karşınızda.

***

Okan Yüksel Ustam’ın “No Pasaran” kitabından bu satırlar... (Ege Kültür Platformu Derneği Yayınları-2007) Kitabında “Adam’a Dikkat” başlıklı bir bölüm vardır. Az gelişmiş bir ülkenin az gelişmiş adamlarına -örneklemelerle- dikkat çeker Usta. “No Pasaran”ı okurken bir başka Adam’ı düşündüm. Yıllardır “Palto değil, Kafa Tutan Gazetecilik’’ mottosuyla onuruyla cesaretiyle habercilik yapan... Kitaplarıyla, köşe yazılarıyla Türkiye’nin en çok okunan yazarları arasında yer alan bir Adam'ı... “Kuvvacı Yürekli’’ yazar, “Mustafa Kemâl’in, ilelebet payidar’’ olduğunu her fırsatta yineleyen "Adam"ı...

***

Bir gün ‘’Adam’’ isimli kitabını yazdı. O kitapta; “kişisel menfaatlarını değil de toplumun iyiliğini, güzelliğini üst tutan, eziklikten ilkellikten uzak nadide isimleri anlattı. Kimler yoktu ki; İsmet Paşa, Rauf Denktaş, Bülent Ecevit, Milli Mücadele’nin Aslan Yürekli Cücesi Ali Şamil, Kurtuluş Savaşı’nın Müftüsü Börekçizade Rıfat, Hasan Tahsin, Tonguç, Nâzım Hikmet, Uğur Mumcu, Metin Oktay, Turgut Özakman, Tuncel Kurtiz, Tarık Akan, Deniz Baykal, Uğur Dündar, Müjdat Gezen, Zeki Alasya, Fazıl Say, Gezi Şehitleri, Yaşar Nuri Hoca, Neşet Ertaş, Ataol Behramoğlu, Yaşar Kemal, Cevat Şakir, Berkin Elvan, Sunay Akın, Aziz Nesin, Rıfat Ilgaz, İlhan Selçuk, Aziz Sancar ve daha nice Adam’lar.

Elbette ülkenin tüm adamlarını sıralayıp, bir kitaba sığdırmak imkansızdı. Peki nedir? Farklı zamanlarda, farklı ortamlarda yaşayan hatta birbirleriyle hiç tanışmamalarına karşın kitabına ortak karakterin, ortak zihniyetin ortak paydasıydı ona göre Adam. Yıkılsın diye karşıdevrim kazmalarıyla kolonlarına vurulan Türkiye bugün hala ayakta duruyorsa işte bu adamların ortak karakterinin, ortak zihniyetinin sırtında duruyordu...

***

Adam'ın yazarı “Adam” (Daha sonra da Kadın’ı yazdıydı)

“Mustafa Kemal’’in de yazarı, benim 35 yıllık kıymetlim, meslektaşım; İzmirli Yılmaz’dır!

Ege Profesörü Şadan Gökovalı’nın öğrencisi Yılmaz Özdil’dir!.. Bugünlerde, bizi uyandıran, farklı duygularla umutlandıran, içimize güven dolduran başyapıt özellikli “Mustafa Kemal’’i yüzünden -kimilerince- linç edilen, itibarsızlaştırılmaya çalışılan Yılmaz Özdil’dir!

Çok iyi tanırım; parayla pulla işi olmaz Yılmaz’ın! Hayatta biata dirençli, hep karakterli duruş sergilemiştir. Ülkemiz tarihinin en baskıcı, sansürcü, kısıtlayıcı döneminin yaşandığı, iktidarı her eleştiren gazetecinin terörist/darbeci/hain ilân edildiği şu günlerde çok şükür -çoğalmasını dilediğimiz- istisnalardandır o!

Adı Yılmaz, kendi de Yılmaz'dır!

"Adam" diye boşluk yazsalar "Yılmaz" diye tamamlarım..

O; Adam’dır, Adam!..