ABARTI EGZOZLAR

Abone Ol

Yepyeni bir sorunumuz daha oluverdi diyeceğim ama galiba vardı da, adetleri İzmir’de artınca iyice görünür oldu. O da kullananlar dışında herkesi rahatsız eden motosikletler.

Trafik kurallarına uyup uymadıklarını bir tarafa bırakıyorum. Ben susturucusu çıkartılmış egzoz, motosiklet ve diğer araçların yarattıkları gürültü kirliliğinden söz edeceğim.

Üretici firmalar egzoz denen sisteme susturucu aparatları, herhalde gereksiz yere koymuş olduklarını düşünüyor olmalı ki, vatandaşlarımız susturucuları atıp, motorlarının ya da arabalarının o güzel sandıkları sesi dinlerken, etrafa verdikleri rahatsızlığı hiç düşünmüyorlar. Uykuya yeni durmuş bebeler, hasta yatağındaki hastalar, bu gürültüden rahatsız olan kişiler onları hiç ilgilendirmiyor gibi.

Susturucusuz egzozlardan gayrı, bir de modifiye egzozlar var. Bunlar egzoz muayenesinden nasıl geçer, anlamak mümkün değil. Herhalde egzoz kontrol istasyonlarında sadece emisyon kontrolü yapılıyor, susturucusuz ve modifiye egzozlar kontrolörlerin ilgisini çekmiyor. Hatta” Egedes” ismli egzost uzaktan elektronik denetleme sistemine geçilmiş ama, bu elektronik denetleme herhalde abartı egzozları yakalayamıyor. Kulağı hassas biri “homo şapiense” bu işi yaptırsalar da bu gürültü kirliliğinden kurtulsak. Bu Egedes sistem yerli ve milli olduğunu zaten böylece göstermiş oluyor hepimize; işine gelene geç, gelmeyen içeri(!)

Hava kirliliği kontrolü kadar, abartı egzoz kontrolü de yapılmalıdır. Çevre kirliliğine hava kirliliği kadar, gürültü kirliliği, görüntü kirliliği vs. gibi diğer faktörlerin de etki ettiği unutulmuşa benzer

İzmir’de şimdilik otomobil adedi fazla ama, Aydın, Manisa, Muğla illerimizde motosiklet adedi otomobil adedinin üzerinde. Bu gidişle İzmir’de de böyle olacak gibi görünüyor.

Susturucusuz, öten egzozlar, ıslık sesi çalan, fırtına sesi veren, bazı hayvan sesi çıkaran modifiye egzozlar kısaca gürültü kirliliğinin, kulak ve insan sağlığı yönünden etkileri çok önemsenmelidir.

Kulak sağlığı, seslerin algılanması, gürültü şiddeti vs. gibi konulardan söz etmek gerekirse;

Dış kulak sesleri toplar, orta kulak sesi işleyerek iç kulakçığa geçişi sağlarken, iç kulak sesi işleyerek işitme siniri vasıtasıyla, elektrik darbeleri ile beyne aktarır. Beyne gelen titreşimler işlenerek deşifre edilir ve “duyum” oluşturulmuş olur. Neredeyse tüm ses dalgaları benzersizdir, herkesin ve her nesnenin sesi farklıdır. Kulaklarımız, ses dalgalarını yakalar ve beynimizin anlayacağı mesajlara dönüştürür.

Milletlerarası çalışma teşkilatı (İLO) gürültüyü şu şekilde tanımlar. Gürültü terimi, bir işitme kaybına yol açan sağlığa zararlı olan veya başka tehlikeleri ortaya çıkaran bütün sesleri kapsar.

Gürültü üzerindeki klasik araştırmalarıyla tanınmış bilgin Lehmann, gürültü zararlarını, gürültünün şiddetine göre şu dört basamağa ayırır.

30 - 65 dB : Pisişik belirtiler (1.Basamak)

65 - 90 dB : + Nörovejetatif belirtiler (2.Basamak)

90 - 120 dB : + Nörovejetatif + otolojik bozukluklar (3.Basamak)

120 + dB : Kulak ağrısı + sinir hücrelerinde ağır bozukluklar(4.Basamak)

Araç susturucusuz ya da abartı egzoz sesi üstteki 2.basamağa denk geliyor ve insanlarda gürültü yorgunluğu, geçici sağırlık hali oluşturuyor. Tabii kişilerin sinirleri geriliyor (hatta bir komşum var o sesi işitince öyle bir küfürbaz oluyor ki buna sebep olan gürültücü kişi, bu küfürleri duysa hemen koşa koşa servise gidip egzozunu düzeltir)

Sevgili her tür motorlu araç sahipleri lütfen gürültü kirliliğine sebep olacak bu tür uygulamalardan vaz geçiniz, bu dünyayı hep beraber paylaşıyoruz. Sevgili araç muayene egzoz kontrolörleri, lütfen bu egzozları kontrolde tespit ediniz ve trafiğe çıkışını engelleyiniz.

Son söz de emniyet teşkilatımıza bu tür araçları trafikte tespit edince, gereğini yapınız lütfen..