Haber / Barış DÖNMEZ

Afganistan ve İran’dan getirttiği el dokuması kilim ve savan (çul) halılardan rengarenk çanta, heybe, anahtarlık ve bileklik yapan Murat Demir, İran’da uzun yıllar savan ve kilim üzerine eğitim aldığını söyledi. Demir, daha sonra Van’a gelerek dükkan açtığını ve burada sanatını icra ettiğini belirtti. 22 yıldır rengarenk takı ve ev aksesuarları üreten Demir, tek amacının genç kuşaklara bu mesleği aktarmak olduğunu ifade etti.

DEMİR: SANAT TEK GÜÇTÜR

Sanatın tek güç olduğunu ve bunu yaygınlaştırmak istediğini aktaran Demir, yıpranmış olan savan ve kilimleri tek tek keserek yeniden kullanılır hale getirdiğini ve bunun kendisine haz verdiğini söyledi. Her gün rengarenk aksesuarlar üreten Demir, “Yıpranmış kilim ve savanları parçalayarak, onlara yeniden hayat veriyorum. Kimi zaman bu bir heybe oluyor, kimi zaman bir gece lambası, kimi zaman da bir bileklik. Zahmetli olduğu kadar aynı zaman da keyif veriyor bana. Bazen bir aksesuar yapmak uzun zamanımı alıyor. Bu yüzden sabır isteyen bir meslek. Eskisi gibi bir ilgi olmasa da hayatımı bu meslekle kazanıyorum. Tek amacım bu mesleği yeni nesillere aktarmak. Kazancı olmasa da keyif verici bir iş. Bir gün de bazen 3 bazen de 4 çanta yapabiliyorum. En zor olan ise gece lambası. O biraz zaman alıyor. Eski kilimler ve savanları Afganistan ve İran’dan getirtiyorum. Bazen de kendim giderek alıyorum. Çok yıpranmayan kilim ve savanları isteyen müşterilerime satıyorum. Yıprananları ise tek tek keserek aksesuarlarda kullanıyorum” ifadelerini kullandı.

EN ÇOK ÇANTA SATILIYOR

Yaptığı aksesuarları yurt içine pazarladığını söyleyen Demir, istek üzerine bazen de yurtdışına sattığını belirtti. Her aksesuarın ayrı bir alıcısı olduğunu aktaran Demir, en çok sattığı aksesuarın çanta olduğunu ifade ederek, şöyle konuştu: “Yaptığım aksesuarları yurt içinde pazarlıyorum. Genelde kafe sahipleri otantik vazo ya da heybe satın alıyor. Çanta ve takıları ise kadınlar çok ilgi gösteriyor. Kol çantası, sırt çantası, el cüzdanı gibi çeşitler var. Bazen de yurt dışında bulunan sabit müşterilerime gönderiyorum. En çok sattığım ürünler arasında çanta buluyor. Çanta fiyatları tasarımına göre değişiyor. En ucuz çanta 80 lira, en pahalı çanta ise 200 liraya kadar çıkabiliyor.”

Bahçesinde yetiştirdiği kabakların gece lambasına nasıl dönüştüğünü belirten Demir, yapım

aşamasını şu şekilde anlattı: “Bahçede yetiştirdiğim kabakların olgunlaşması için aylarca beklemek zorunda kalıyorum.Olgunlaşan kapakları keserek daha sonra kurumaya bırakıyorum. Bu süreçte uzun sürüyor. Kuruyan kabakların içini boşaltarak üstüne kalp, çiçek desenli şekiller yapıyorum. Bu aşama da bittikten sonra eski halıları keserek üstüne gidiyorum. Yaptığım gece lambasını gören müşteriler önce ne olduğunu anlamaya çalışıyor. Gece lambası olduğunu öğrendiği zaman şaşırıyorlar. Uzun bir uğraş sonrası yaptığım gece lambaları müşteriler tarafından çok beğeniliyor.”

‘Kurs ve eğitim şart’

Her tür dekoratif aksesuar ve takı üretimi yapan Demir, tek isteğinin kurs açmak olduğunu söyledi. Sanatın devam etmesi ve yeni nesillere aktarmak için eğitimin şart olduğunu anlatan Demir, “Benden sonrada bu sanatın devam etmesini çok istiyorum. Bunun için maddi durumum el verirse ilerde bunun üzerine kurs açmak ve eğitim vermek istiyorum. Üreten bir nesil ancak bu şekilde yetişir. Eski ürünlere çöp gözüyle bakmamalıyız. Hafif dokunuşlarla yeniden kullanılır hale getirebiliriz” dedi.