Hazırlayan/ Özden MONKUL ERTEN/ Bilişim Uzmanı

Korona virüsü salgını tüm sektörleri altüst etti. Salgının kontrol altına alınabilmesi için uygulanan tedbirler kimi sektörleri iş yapamaz hala getirirken kimi sektörlere olan talebi de artırdı. 'Evde kal'dığımız bu dönemde işlerimizi ve iletişimizi sürdürebilmek için bugüne kadar belki de adını bile duymadığımız uygulamalar kullanmaya başladık. Yaşadığımız süreçte en fazla ihtiyaç duyduğumuz sektörlerden birinin bilişim olduğunu yadsıyamayız.

Bilişim Uzmanı Özden Monkul Erten, korona virüsün bilişim sektörüne etkilerini 9 Eylül Gazetesi okurları için yazdı.

COVID-19 ile birlikte çok farklı bir dönem yaşıyoruz. Alışkanlıklarımız, ürettiklerimiz, en çok da tükettiklerimiz ne kadar değişti. Belki değişmesi çoktandır gerekiyordu da biz farkında değildik. Belki de farkındaydık ama cesaret edemiyorduk bu değişime. Çılgınca bir koşuşturmaca ile hep daha fazlasına, hep daha iyiye, en güzeline sahip olmaya çalışırken, gözle görülmeyen bir virüs tüm yaşamı sorgulattı bize. Birden dünyanın büyük çoğunluğu evlere hapsoldu ve engel olamayacağımız değişimlere gebe yeni bir dönem başladı.

Yaşadığımız küresel şok, hızlı bir aksiyon planını devreye soktu. Sağlık alanında hızlı önlemler alındı. Sokağa çıkma kısıtları uygulandı. İmkan dahilinde görmediğimiz şeyler birer birer olmaya başladı. Bazı sektörlerde, çalışma hayatının büyük bir kısmı evden çalışma şekline dönüştü bile. Normal şartlarda fiziksel olarak bir arada bulunmayı gerektiren toplantılar, telekonferans ve video konferanslar şeklinde yapılarak hem maliyet hem zaman avantajı sağlandı. Bilgisayar kullanılarak yapılabilen işlerin çoğu, uzaktan bağlantı ile aynı verimde tamamlanabildi. Pandemi sonrası dönemde de çoğu sektörde uzaktan çalışmanın daha yüksek oranlarda tercih sebebi olacağı öngörülüyor. Özellikle eğitim alanında, uzaktan eğitim daha yaygın olarak kullanılabilir. Bu alanda faaliyet gösteren uzaktan eğitim araçları ve video konferans araçları geliştiren bilişim firmalarının iş hacimleri artacak. Bilgiye ulaşmak çok daha kolay olacak.

E-Ticaret hızla gelişecek

Bu kriz sonrası, gerek tarım sektöründe, gerek ilaç sektöründe, gerekse diğer stratejik öneme sahip sektörlerde, dışa bağımlılığı azaltmayı hedefleyen ulusal girişimler hızlanacaktır. Zira ülkeler arası sınırların kapatıldığı bu dönemde her türlü ürün alış verişi bu durumdan etkilenmiştir. İş seyahatleri uzunca bir dönem azalacak, toplantılar için ağırlıklı olarak video konferans sistemleri tercih edilecektir. İnsanlar, satın alma ihtiyaçlarını daha çok e-ticaret siteleri aracılığıyla karşılama yoluna gidecektir. Daha önce e-ticaret sitesi kurmamış pek çok işletme, hızlı bir şekilde kendini yeni düzene ayak uyduracak şekilde geliştirecektir. Birleşik Arap Emirlikleri gibi ülkelerde mahkemeler, göç, pasaport hizmetleri ve bakanlıklar ile ilgili işlemler online ortamda kesintisiz bir şekilde gerçekleştirilebilmektedir. Henüz bu dönüşümü tam olarak yapamamış ülkeler de, e-devlet uygulamaları kapsamındaki hizmetlerini artırarak, vatandaşların bulundukları yerlerden işlerini gerçekleştirmelerini, istedikleri evrakları hazırlayabilmelerini sağlayacaktır.

Covid-19 pandemisi, tüm dünyada sağlık sektöründeki eksiklikleri tüm çıplaklığıyla bir bir ortaya koydu. Bu yeni dönemde hükümetlerin ve şirketlerin sağlık hizmetlerine çok daha fazla yatırım yapmaları gerekecek. Sağlık hizmetlerinde teknoloji şirketlerinin varlığının artması kaçınılmaz görünüyor. Evde teşhis, tedavi ve bakım hizmetlerinin önem kazanması ile birlikte Toplum 5.0’a geçişimiz de hızlanabilir.

Toplum 5.0

Toplum 5.0’ın ne olduğuna gelmeden önce, Endüstri 4.0’ın ne olduğunu hatırlamakta fayda var. Endüstri 4.0 fabrikaları daha verimli hale getirmek için, robotları, birbirine bağlı cihazları ve online networkleri kullanarak insanların yaptıkları işleri robotların yapmasını sağladı. Büyük veri analizi ve yapay zeka kullanımı yaygınlaştı. Endüstri 4.0’ın hız, maliyet avantajı, kalite gibi getirileri ile birlikte, işsizlik oranı, yetkinlik gereksinimi gibi konularda değişik etkileri oldu.

Covid-19 pandemisi ortaya çıkar çıkmaz, her türlü haber kanalında pandemi sonrası farklı bir dünyanın bizleri beklediği söylenmeye başladı. Bu farklı ama daha sürdürülebilir dünyaya uyum sağlayabilmek için yaşamımızda çok şeyin değişmesi gerekeceğini biliyoruz. Yenilenebilir enerji kaynakları, blockchain teknolojisi ve 5G teknolojisi ile ilgili çalışmalar sürecek ve Toplum 5.0'a adım adım yaklaşacağız.

Süper akıllı toplum

Japonya Başbakanı Shinzo Abe, Toplum 5.0 felsefesini “Teknoloji toplumlar tarafından bir tehdit olarak algılanmamalı, bir yardımcı olarak düşünülmeli” mantığı ve görüşü ile geliştirdiklerini Almanya’nın Hannover kentinde 2017 yılında düzenlenen CEBIT fuarında söylemişti. Bu felsefeyi, avcı toplumu, tarım toplumu, endüstriyel toplum, bilgi toplumu ve akıllı toplumu takip eden süper akıllı toplum önerisi ile sundular. Endüstri 5.0 ile çözülmesi hedeflenen konular şu şekilde:

*Yaşlanan ve artan dünya nüfusunun getirdiği sorunlar

*Çevre kirliliği ve doğal afetler

*Sanal dünya ile gerçek dünyanın beraber işler hale gelmesi

*Nesnelerin İnterneti teknolojisinin toplum çıkarları gözetilerek kullanılması

Toplum 5.0, Endüstri 4.0'ın getirdiği dijital imkanları kullanarak “süper akıllı” topluma ulaşmayı hedefliyor. Bu sayede, ürünler ve hizmetler talep edenlere ihtiyaç duyulduğu zaman ve miktarda ulaştırılabilecek ve daha sürdürülebilir bir yaşama ulaşmış olacağız. Örneğin, hastalar evlerindeyken bile kalp atış hızları ölçülerek sürekli takip edilebilir ve bir sorun olduğunda hızlı müdahele sağlanabilir. Toplu ulaşımda sürücüsüz araçlar kullanılarak, ulaşımda dağıtım elemanı kullanma sorunu çözülebilir.

Başka bir dünyanın özlemini içimizde hissettiğimiz ama elimizden çok da bir şey gelmediği dönemde karşılaştığımız bu pandemiyi yeni bir hayata başlamak için bir işaret olarak düşünmek, belki bu travmayı daha rahat atlatmamızı sağlayabilir. Daha az tüketmek, daha sağlıklı beslenmek, daha az ama daha verimli çalışmak, eğitim sistemini çağa uydurmak, kendimizi sürekli olarak geliştirmek çok da zor olmasa gerek!

Özden Monkul Erten kimdir?

1975 yılında İzmir’ de doğmuş ve İzmir’ den hiç kopmamıştır. Lisans ve yüksek lisans eğitimini Ege Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği’nde tamamlamıştır. 1997 yılında iş analisti ve yazılım mühendisi olarak çalışmaya başladığı iş hayatında, 2006 yılında 3 kadın ortak olarak kurdukları CMA Danışmanlık ve Bilişim Teknolojileri Ltd. Şti’nde yönetici ortak olarak kariyerine devam etmektedir. İzmir İş Kadınları Derneği’ nde 2 dönem yönetim kurulu üyesi olarak görev alan Özden Monkul Erten, sivil toplum kuruluşlarında aktif görev alarak topluma faydalı olmanın, tüm insanların vatandaşlık görevi olduğunu düşünmektedir.