Fotoğraf/ Fütfü DAĞTAŞ 

Öykü/ Ayşe KİLİMCİ

Şıngır mıngır bir fotoğraf…

İlk bakışta bir zil sesi… Roman güzeli, boynu altınlı, başı yemenili, teni esmer, gülüşü fettan, alttan alta mahçup.

Zil vurmuş, atmış göbeciği, desem, kılık uygun değil, belki prova yaptı, belki ev oturmasında göbek attı.

Yemenisinin tığ oyası çarptı gözüme ilkin.

Küçük daha, gülüşü de öyle zaten, genç kız tebessümü, biraz esmer, biraz dişleri çarpık, kaşlarına ilişmemiş daha, saçını yalandan sarı yapmamış, sahici…

Kara kaş kara gözlü, siyah uzun saçlı, yemenisi sarı çiçekli, kıyısı sarı tığ işi çiçekli, belki nergis, belki altın fincanda kahve modeli.

Bir büro sandalyesine oturmuş,belki iş bağlamaya gitti, belki nikah için fotoğraf sırası bekliyor, okuma yazma kursuna yazılmak için okulda bekliyor olabilir mi? Yok olamaz, onun altın bileziği kolunda, ya defçi düğünlerde, ya zil vuran dansöz, ya eri ölenin öğütçüsü, avradı ölenin ağıtçısı, henüz yerini yurdunu bulamamış bu güzel kız, yönünü çizmemiş.

Parmaklarına kına yakmamış, düğün derneğe gitse yakardı, gelin kız olsa gene yakardı , kına fotoğrafa girememiş.

Ama boyunda Cumhuriyet liralar haylice, o zaman takı bunlar, küçük gelin olmalı. Neden daha süslü değil peki? Olancası budur belki, altının, neşenin, gençliğin, sevincin.

Ne kolay aslında gülüvermesi, sevinmesi, derinine düşünmeyip, iki çeyiz, üç bakır bir kilim, boynun sıra altın lira, şirin bir esmerlik, kına ve boya olmasa bile.

Nasıl bir eve dönecek dersiniz?

Borcu, harcı, kocası, ana babası, küçücük evi, çeyizi, yarını, okuma yazması?

Az düşünüp az düşlemesi mutlu olmak mı demek öğretmenim ve ey insanlar?

Bu kız komşusu hastalansa bi tas çorba götürür, kahve içilir bununla karşılıklı, kapatırsınız, falınıza da bakar, “sana yakın zamanda kısmet var” diyerek neşe saçar. Belki çiçek satıyor olamaz mı, belki baklası var cebinde bir avuç, kaldırıma saçıp, okuyor kalbinizi…

Ah ah…

Ahlarla gülesi kız seni. Sizin de güldürecek ah’ınız çok olsun, ahlar dergahında dertlenmeyesiniz, olacaksa ille derd, devalısından olsun, ayıp da el kınamaz ayıbı olsun… Atasın bi teklik be anacım, sevgili okurum!

Bu kız, Düriyemin güğümleri kalaylı makamından, sizin de makamınız şen ola…