Emperyalistler yenilmeye mahkumdur. Bir gün mutlaka bağımsızlık ateşinde kül olurlar.
İşte o zaman iklim değişir İzmir olur.

İzmir bir ulusun iklimini değiştiren bağımsızlık yolunun başının da utku ile taçlanan sonunun da simgesidir.

İzmir'in kanla, öfkeyle, kin duygusuyla işgal edilişi bütün yurtseverleri 'İlk Hedef Akdeniz' şiarıyla ülkenin bağımsızlığını, geleceğini, insanlığını belirleyecek bir ülkünün sahipleri haline getirmişti. İzmir'e kavuşma sevdası yürekleri kavuran bir kor olmuştu.

Vuslata ermek için emperyalistlerin geldikleri gibi gitmeleri için kurtuluş mücadelesinin son kurşunu için 3 yıl 3 ay 25 gün mücadele etmek gerekti.

9 Eylül'den 15 gün önce Büyük Taarruz arifesinde Mustafa Kemal “Dünyanın gözlerini kamaştıracak bir manzara ortaya çıkacak” diyordu. Ortaya öyle muhteşem bir manzara çıkmıştı ki dünyanın sadece gözleri kamaşmadı. Emperyalistlerin pençesindeki bir çok halkın bağımsızlık mücadelesi için de güç ve cesaret örneği oldu.

9 Eylül ve İzmir. Adaştırlar. Sadece kurtuluşu simgelemezler. İkisi de Türkiye demektir.

Laik, çağdaş, demokratik cumhuriyete, kalkınmaya, kadınların her alanda özgürleşmesine, devrimlere açılan yoldur. Ulus olmaktır. Geride kalan saltanatın gerici, yobaz karanlığının aydınlığa eriştiği gündür. Anadolu'nun kurtuluş bayramıdır 9 Eylül.

Ancak sü uyur emperyalizm uyumaz. Hain planlarını saman altından yürütmeye devam eder. Pençeleri tetiktedir.Uyanık olmak gerekir.

Ulus olarak birbirimizle kol kola girmemiz içinde bulunduğumuz zorlu günlerde daha da önem kazanıyor.
Her dem taze tutmamız gereken asıl 9 Eylül ruhudur.

9 Eylül, büyük zorluklarla, binlerce şehitle, dökülen onca kanla kurulan Türkiye Cumhuriyeti'ni ilelebet payidar kılmak için Cumhuriyet ve Atatürk ilkeleri doğrultusunda, asla umutsuzluğa kapılmadan, laik, demokratik, hukukun üstünlüğüne inanan, özgürlüklere saygılı, ayrışmadan, ayrıştırmadan, ötekileştirmeye izin vermeden 'Yurtta Sulh Cihanda Sulh' diye haykırarak dimdik durma günüdür.

* * *

Kentimizin olduğu kadar ülkemizin de köklü kurumlarından biri olan Şehit Gazeteci Hasan Tahsin ile simgelenmiş, İzmir tarihinde 70 yıllık varlığıyla önemli bir yere sahip İzmir Gazeteciler Cemiyeti ve adını bu kutlu günden alan yayın organı “Gazetecilerin Gazetesi” 9 Eylül de Cumhuriyet’e ve ilkelerine bağlılığı ilke edinmiştir... Savunucusudur.
Ulusumuzu insanüstü bir gayretle “Akdeniz” hedefine ulaştıran Mustafa Kemal Atatürk’ü ve silah arkadaşlarını minnetle anıyoruz.